USTA KALEMLER DERBİYİ YORUMLADI

USTA KALEMLER DERBİYİ YORUMLADI
U maçı 81. dakikada yazdırmaya başladım. "Maçı yazalım" diyoruz, "İki takım teknik direktörünü yazalım" diyoruz, "Hakemi yazmayalım" diyoruz. Ama yapamıyoruz!

Erman Toroğlu: Dev cüce doğurdu!
U maçı 81. dakikada yazdırmaya başladım. "Maçı yazalım" diyoruz, "İki takım teknik direktörünü yazalım" diyoruz, "Hakemi yazmayalım" diyoruz. Ama yapamıyoruz!
Bu hakem, Türkiye'de 1 numara. Avrupa'da da iyi maçlara gidiyor. Yani komite bu hakemi verdiği zaman "MHK niye bu hakemi verdi?" diyebilecek kimse yok.
Peki, Cüneyt Çakır Türkiye'deki maçlarda güven telkin ediyor mu? Hayır… Kafasında hala bir şeyler var mı? Şeytanlık veya tilki veya solucan… Olabilir!
Maçta bazı pozisyonlar var tartışılır.
Sana göre, bana göredir! Hakeme göre de böyledir veya şöyledir. Sana göre, bana göre ise hakeme göre de kabul edilir!
Yalnız 59'uncu dakikadaki Hasan Ali'nin pozisyonunu Cüneyt Çakır Hasan Ali'ye sorsaydı, Hasan Ali bile "Penaltı" derdi. Hepsini tartışırım, bunu tartışmam! Peki Cüneyt Çakır bunu gördü mü? Bence gördü… Yardımcı hakem gördü mü, bence o da gördü. Peki niye vermediler? Bana sormayın, onlara sorun.
Maça bakıyorsunuz, kabız bir maç. Fenerbahçe Teknik Direktörü AYkut Kocaman, çıkmış "Yakalarsam atarım" diyor. Bence de doğru teşhis ve tedavi. Galatasaray için aynı şeyi söyleyemeyiz.
Psikolojik olarak da, fizik olarak da Fenerbahçe'den daha iyilerdi.
Ama Tudor yeni bir şeyler yapayım derken dağlara taşlara yapıyor! İyi giden bir şeyi bozmayacaksın.
Soruyorum size dün akşamki maçtan akılda neler kaldı?
Koca bir ilk 45 dakikanın en iyi pozisyonunu Fenerbahçe Janssen ile kaçırıyor. İkinci yarıya bakıyorsunuz doğru dürüst bir pozisyon yok. Muslera'nın rakibe verdiği bir top var. Bir de ne? Penaltı pozisyonu… Belhanda mı? Gördüğü ilk sarı kart tam amatör işi, ama aldığı para tam profesyonel işi! İkinci pozisyonda Kameni ile ikisi arasında bir temas var mı? Var… Peki bu temas olduğunda hakemin kararı ne olmalı? Penaltı değil. Temas olduğunda sarı kart gerekir mi? Bunun cevabını da Cüneyt Çakır ile MHK'nın vermesi lazım. Dünya derbisi denilenden akılda kalanlar bunlar. Yani dev cüce doğurdu!
Maç berabere bittiği için herkes memnun oldu. Aykut yenilmediği için, Tudor Fenerbahçe ile aradaki puan farkını koruduğu için, Beşiktaş ile Başakşehir yukarıya daha çok yaklaşma ihtimali doğduğu için.
Memnun olmayan kim?
Galatasaray seyircisi. Peki onlar gereğini yaptı mı? Hayır… Bu kadar kalabalık seyirci, eğer sahadaki kendi futbolcusunu, rakip futbolcuyu ve hakemi etkileyemiyorsa haklı olduğu halde 'fiyasko' demektir.
Sahadaki oyunu, pozisyonu gördüğü halde vermeyen yardımcı hakemin kafasına madde atarak etkileyemezsin! KÜÇÜK BİR MAÇ!
İKİ büyük takım, bir büyük hakem... Sonunda bir küçük maç!
Maçın sonuna doğru Galatasaraylı oyuncular net faul yapıyorlar, ama hakem Cüneyt Çakır vermiyor.
Niye? Çünkü penaltıyı vermeyerek yediği haltı biliyor! Ama dedim ya hakemimizde bu, takımlarımız da! Herkese hayırlı olsun!
İki takımdan birer futbolcu kim derseniz? Fenerbahçe'de kaleci Kameni'yi söylerim. Fazla bir şey yapmamasına rağmen gerekeni yaptığı için... Galatasaray'da da Ndiaye… Orta sahada her topa gerekli hamleyi yaptığı için. 
Zeki Uzundurukan: Cüney Çakır böyle istedi!
Tribünler, adeta sarı-kırmızı bir çiçek bahçesiydi...
Maç Cüneyt Çakır'ın tartışmalı kararları ile başladı adeta. Daha ilk dakikadan itibaren bir Cüneyt Çakır filmi izleyeceğimizin sinyalini verdi ünlü hakemimiz!
İzleyelim Cüneyt hocayı: Janssen, Serdar Aziz ile girdiği ikili mücadeleden topu kurtarıp ağlara gönderiyor ama hakem Cüneyt Çakır golü vermiyor.
Aynı pozisyon orta alanda olsaydı Cüneyt hoca faul verir miydi? Hayır vermezdi! O zaman bir anlamda Fenerbahçe'nin golü güme gitmiş oldu.
Galatasaray daha ilk dakikadan itibaren oyunu hep üçüncü bölgede oynadı.
Tudor çok yürekli bir teknik adam.
Böylesine önemli bir maçta üçlü savunmaya dönüp, 5'li orta alanla takımını Fenerbahçe karşısına çıkardı. İki takım da ilk yarıda orta alanda birbirlerini kilitledi.
Böyle olunca bütün iş kanatlara kaldı. Feghouli sağ kanattan Fenerbahçe ceza sahasına etkili ortalar kesti. Ancak Galatasaray, dün 5'li orta saha ile oynamasına rağmen hücum bölgesinde çoğalmakta çok zorlandı.
Gomis, Fenerbahçe savunması arasında çok yalnız kaldı. Bu durum, özellikle Neustadter'in işini çok kolaylaştırdı.
Oysa Belhanda, Feghouli, Tolga ve N'Diaye daha fazla birbirine yakın oynayıp, Gomis'e boş alan açmaları gerekirdi. Neustadter de Gomis'i iyi marke edip etkisiz hale getirdi. Fenerbahçe ise ilk yarım saat, Galatasaray'ın oyununu bozmaktan başka bir şey yapmadı.
Baktılar ki Galatasaray hücum bölgesinde çok üretken değil, onlar da Aykut hocanın talimatı ile ilk yarının son 15 dakikasını Galatasaray ceza sahasında oynamaya başladı.
Sonuç G.Saray'a yaradı!
Janssen'in iki net pozisyonu vardı ilk yarıda. Bu Janssen çok enteresan bir forvet. Tutulması, durdurulması çok zor bir oyuncu. Janssen; hem çok güçlü, hem hızlı, hem de çok zeki. Futbol bilgisi de üst düzey.
Stoperlerin hoşlanmadığı, karşı karşıya gelmek istemediği bir forvet tipi.
Kameni, Volkan'ı hiç aratmıyor.
Dün de müthiş kurtarışlar yaptı. Gomis'in ve Tolga'nın vuruşlarını direk dibinden çıkardı.
İkinci yarıda Hasan Ali'nin ceza sahasında yerde topla girdiği bir mücadele var. Eller yerde ama topa dokunuyor Hasan Ali. Penaltı verilmeliydi. Galatasaray taraftarı, bu pozisyonda haklı olarak penaltı verilmediğini düşünerek sahaya su şişeleri fırlattı. Bu şişlerden biri yan hakem Tarık Ongun'a isabet etti. Tarık Ongun, ortamı germeden, durumu olgunlukla karşıladı. Hakemlerin hepsinin bu olgunlukta olması gerekir.
Futbolcu ve seyirci psikolojisini iyi bilmeleri gerekir hakemlerin.
İki takım da üç bölgede de birbirlerine basmaya başladı son bölümde.
Oyun bozma taktiği Galatasaray için de ön plana çıktı. Maç bir anlamda kilitlendi. Teknik adamların yapacağı değişiklikler fark yaratacaktı. Tudor da, Aykut Kocaman da hamlelerini yaptı.
Aykut hocanın Valbuena ve Janssen'i çıkarıp Alper ve Soldado'yu oyuna alması riskliydi. İki oyuncu da o dakikaya kadar Fenerbahçe'nin iyilerindendi.
Cüneyt Çakır'ın Belhanda ile Kameni'nin girdiği ikili mücadelede Belhanda'ya ikinci sarı kartını çıkarması çok ağır bir karardı. Belhanda sarı kartı varken, kendisini neden yere atsın. Pozisyonda zaten Kameni'nin de bir kontrolsüz girişi var. Penaltı ağır olurdu, sarı kart ise hiç çıkmamalıydı.
Janssen'in, Hasan Ali'nin, Serdar Aziz'in, Belhanda'nın pozisyonlarında hep hatalı kararlar verdi Cüneyt hoca. Dolayısı ile de derbinin sonucuna etki etmiş oldu.
Seyir zevki vasat bir maç oldu. Derbiden çıkan sonuç Fenerbahçe'ye değil Galatasaray'a yaradı. Sonuçta Galatasaray, ezeli rakibi Fenerbahçe ile arasındaki 8 puanlık farkı korudu.
 Levent Tüzemen: Çakır ve Belhanda!
Derbide maalesef hakem Cüneyt Çakır ön plana çıktı.
Galatasaraylı oyunculara Fernando hariç gösterdiği tüm kartlar doğruydu.
Ama aynı cesareti Mariano'ya iki kez sert faul yapan Ozan Tufan'a gösteremedi. İkili mücadelelerde tercih haklarını daha çok Fenerbahçe'den yana kullandı. Hasan Ali'nin elle oynadığı pozisyonda penaltıyı veremedi.
Ben Cüneyt Çakır derbiye atandığında MHK'yı kutlamış, böyle bir büyük maçı dünyada gururumuz olan Çakır'ın yönetmesini doğru bulmuştum. Maalesef hayal kırıklığı yaşadım. Çakır maçı kendi oynamaya çalıştı. G.Saraylı oyuncuları öfkelendirdi.
Fenerbahçe doğru bir oyunla Galatasaray'ın karşısına dikildi. Geniş alanda kalabalık savunma yaptı ve Galatasaray'ın hızlı hücum yapmasına izin vermemeye özen gösterdi ve kontrataklarla da gol aradı. Galatasaray oyunun hakimiyetini eline geçirirken, rakibin de kanatlardan bindirme yapmasını engelledi. Belhanda dışında Galatasaraylı tüm oyuncular mükemmel mücadele etti. Haftalardır etkisiz oynayan Belhanda, Galatasaray'ın Fenerbahçe üzerinde baskı kurduğu anlarda sarı kartı olmasına rağmen tıpkı Sosa gibi davranıp, kendini attırdı ve takımını 10 kişi bıraktı.
Tudor'un artık Belhanda ile konuşması ve onu kulübeye çekmesi gerekir.
Tudor'un Belhanda'nın yerine Selçuk İnan'ı düşünmemesi büyük hataydı.
Ayrıca Rodrigues olmadığı için hiç hızlı atak yapamadı.
Gomis çıktığında Eren'in yerine Rodrigues'i almak daha doğru olur ve Fenerbahçe kalesinde tehlike yaratılırdı.
Galatasaray 10 kişilik bölümde öncelikle skoru korumaya ve derbiyi kaybetmemeye özen gösterdi. Bu derbiye ihanet eden iki isim var: Biri Cüneyt Çakır, diğeri de Belhanda.
Ayrıca Tudor da derbi dersini geçemedi.
Galatasaray taraftarı da takımı coşturacak tezahüratı yapamadı. 
Gürkan Kubilay: Son fırsat kaçırıcı
Bu maçın kazananı; orta alanı tutanı ve rakibe baskı ile kazandığı topu, rakip kaleye en hızlı götüreni olurdu. "Madem felsefe bu, o zaman ben de 3'lü defansla başlar, 2 kanat adamımı orta alana daha yakın tutarak, 2. bölgede topla en çok oynayan takım olan F.Bahçe'nin oyununu bozarım" diyordu Tudor. İlk 10 dakika plan tuttu. F.Bahçe'ye çıkarken baskı ile çok top kaybı yaptırdılar. Ama ilginç olan pozisyonları duran toptan buldular.
Giuliano maç boyu etkisiz idi. Serdar sakatlanıp çıkınca tekrar 4'lüye döndü G.Saray. F.Bahçe'de Dirar'ın ortası ile ilk kez heyecanlandı ama aslında tam 38 dakika rakip kaleye şut atamadı. Sonra, haftalar önce yazdığımı hatırladı; ön alanda baskı başladı G.Saray'a, oyunun akışı bir anda döndü ve Janssen ile pozisyonu da buldular. Ama bence gol öncesi faul kararı ağır oldu.
Avantaja döndüremedi 
Hızlı çıkmaya başlayınca maçın en önemli pozisyonunu yine Janssen ile kaçırdılar. Mariano ve Gomis, G.Saray'ın iyileri idi, golleri kaçırmasına rağmen Janssen ile savunmada dik kalan Roman da F.Bahçe'nin. Kritik andaki dokunuşları ile Kameni de giderek kaleye ısınıyor. İlk yarının mesajı; "Kazanmak için, nefesin yettiğince ön alanda bas" oluyordu.
İkinci yarıda Alper kötü tercihler yapınca pozisyon bulamıyordu F.Bahçe. Üstelik topu ceza alanına da taşıyamıyordu, yavaş oynuyordu. O dakikaya kadar doğru oynatan, "son fırsat kaçırıcı Kocaman", fırsatı avantaja çevirecek cesareti gösteremiyordu.
Tudor skoru korumanın, Kocaman ise 'ancak 90'da ön liberolardan birini çıkarabilecek cesareti!' gösterebilmenin peşinde olunca berabere bitiyordu.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Bunlar da İlginizi Çekebilir