Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti İl Başkanları Toplantısında konuştu. Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Amacımız önümüzdeki yıl yapacağımız büyük kongremize güçlü bir teşkilat yapısıyla girmektir.
AK Parti'de unvanlar değişir ama ülkeye hizmet yarışı bitmez. İlk kongrelerimizi Ekim'den itibaren başlatmayı planlıyoruz.
Büyüyen Türkiye olarak çıtayı daima daha yükseğe çıkardık. Çok daha büyük atılımların hazırlığındayız. Türkiye'nin uluslararası alandaki itibarını, gücünü, kabiliyetini geliştirdik
"BU TÜRKİYE MODELİ"
AK Parti'nin ülkemize kazandırdığı bu başarı tablosu çok büyük sorumluluklar yüklüyor. Geçmişte ihmal ve ihanetler nedeniyle ortaya çıkan demokrasi ve kalkınma eksiğini gidermek için çalıştık. Milletimizin her kesimden insanına ulaşmak için gücünü ve kabiliyetlerini geliştirdik. Büyüyen, güçlenen bir ülke olarak çıtayı çok daha yükseğe çıkardık. Dünyanın en büyük 10 ülkesi arasına girmeyi amaçlayan bu vizyon doğrultusunda çok daha büyük atılımlara giriştik. Türkiye bir anda kendini akılla, mantık, tarihle, siyasetle izah edilemeyecek olaylar içinde bulundu. Uluslararası medyanın haftalarca 24 saat verdiği Gezi olaylarını hatırlayın. FETÖ'nün 17/25 Aralık darbe girişimini hatırlayın, çukur eylemlerini hatırlayın, DEAŞ'ın bombalı eylemlerini hatırlayın. 15 Temmuz darbe girişimini hatırlayın. Bunların hiçbirinde de demokrasiyi dillerinden düşürmeyenlerin omurgalı bir tavır sergilediklerini görmedik. Terör örgütü üyelerine kapılarını açarak gerçek yüzlerini ortaya koymuşlardır. Avrupa ve ABD demokraside ve ekonomide tümüyle yerle yeksan olsa bile biz milletimizi kalkındırmaya devam edeceğiz. Kendimizle birlikte ister tarihi bağlara dayansın, ister yeni ilişkiler olsun dostlarımız için de aynı mücadeleyi göstermekte kararlıyız. Bu Türkiye modelidir. Böylesine samimi bir demokrasi, hak ve adalet ideali bulamazsınız.
Ülkemizde bir kesim kendileri böyle fiziki icraat ve zihni derinlik sahibi olmadıkları için kendi sığ sularına çekmeye çalışıyor. 19 yıldır bu tuzağa düşmedik. Bugün de yarın da aynısını yapacağız. Karşımızdaki zihniyetin çapsızlığını anlamak için son dönemde terör örgütlerine, tacizlere, hava ve deniz haklarını korumak için verdiğimiz mücadeleye gösterdikleri tepkiye bakmak gerek. Türkiye bunca mücadeleyi niye veriyor diyorlar. Onların da haklı olabileceğini varsayarak soruları tersinden sorarak ne olacağı üzerine mantık yürütelim. Türkiye tamamen çekilirse Suriye barışa,huzura ve özgürlüğe mi kavuşur? Türkiye tezgahı görmezden gelirse Kuzey Irak terörden mi temizlenir. Türkiye sırtını dönerse Libya'da darbeciler yönetimi meşru idareye mi bırakır? Türkiye her şeyden vazgeçerse Fransa kifayetsiz muhterisin siyasetinden vaz mı geçer? Böyle bir durumda bölgede hesabı olan devletler her şeyi bir kenara bırakıp çekip gidecekler mi? Ekonomik tuzak kuranlar bize destek mi verecekler? Bunlara evet denilirse, izlediğimiz politikayı gözden geçirmek de üzerimize vacip olur