Türkiye’de de bir yılda toplanan yaklaşık 33 milyon ton çöpün 15 milyon tonunu gıda atıkları oluşturuyor. Bu durum ülke ekonomisinde 15 milyar doların çöpe gitmesi anlamına geliyor. İsraf en fazla yaş meyve ve sebze de görülürken, onları üçüncü sırada ekmek izliyor. Günlük 4.9 milyon ekmek israf ediliyor.
Gıda israfı, küresel sorunlar arasında; iklim sorunu, yoksulluk, gelir adaletsizliği ve açlıkla birlikte ilk sıralarda yer alıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü iş birliği içinde gerçekleştirdiği “Gıdanı Koru Sofrana Sahip Çık” kampanyasına Ataşehir Belediyesi de katıldı.
Ataşehir’de bulunan 12 bin nüfuslu Fetih Mahallesi pilot bölge olarak seçildi. Mahallede toplanan atıkların yarısını gıda atıkları oluşturuyor. Başlatılan çalışmayla mahallenin aylık 320 ton olan evsel atığının ilk etapta yüzde 50’ye indirmesi amaçlanıyor.
Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi, Fetih Mahallesi’nde başlanılan bu uygulamanın Ataşehir’in diğer mahallelerine de yayılması için çalışmalar gerçekleştireceklerini ifade etti.
Kampanyanın ilk adımını başta kadınlar olmak üzere tüm mahallelilerin konu hakkında bilinçlendirilmesi ve farkındalık yaratılması oluşturuyor.
Bu amaçla Ataşehir Belediyesi, Fenerbahçe Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ebru Güzel ve öğrencileri ile Fetih Mahallesi’nde faaliyet gösteren Fetih Dayanışma bir araya geldi.
Yıllardır, gıda israfı ve sıfır atık üzerine çalışmalar yapan eski Türkiye güzellerinden Doç. Dr. Ebru Güzel’in yönetiminde çalışmalara başlandı.
İlk durak Fetih Mahallesi semt pazarıydı
“Doğada hiçbir şey atık değildir, bir şeyin atığı başka bir şeyin kaynağıdır.” diyerek yola çıkan ekip, pazarda atık alarak kabul edilen ve akşam saatlerinde çöpe atılacak olan sebze ve meyveleri pazarcı esnafın şaşkın bakışları arasında topladı.
İkinci aşamada ise toplanan bu sebze ve meyveler, Ataşehir Belediyesi Kayışdağı Lions Ataevi’nde özenle yıkanıp sirkeli suda bekletildiler.
Ardından da mutfağa girildi. Dış tarafları sert diye atılan lahanalardan turşu, yumuşadı diye pazar tezgâhının altında saklanan elmalardan reçel, deforme olduğundan atılmak için kenarda duran domateslerden konserve, çöpe gitmeye mahkûm edilen sebze saplarından çorba, çöpe attığımız portakal ve elma kabuklarından da sirke yapıldı. Tabi ki sevimli dostlarımız da unutulmayarak kediler için de pazarda toplanan sebzelerden mama yapıldı.
Gıda israfını önlemeyi yaygınlaştırmak ve bilinçlendirmek amacı ile atık malzemelerden değerlendirilen turşular, reçeller ve konserveler Fetih Mahallesi pazarındaki vatandaşlara hediye edildi.
Doğada hiçbir şeyin atık olmadığını, bir şeyin atığının başka bir şeyin kaynağı olduğunu belirten Ebru Güzel, “Pazarda olmamızın nedeni, burada atığın bol çıkması. Ne yazık ki pazardaki tezgâh altındaki atıklar, tezgâh üstündeki ürünlerden daha fazla sayıda çıkıyor. Çünkü bizler güzel meyve ve sebze yemek istiyoruz. Maalesef meyve ve sebzelerin dış taraflarının görüntüsü hoş olmadığı için çöpe atılıyor. Evlerde de durum farklı değil. Aynı zamanda bu bizim cebimize de zarar veriyor. Amacımız çevreyle ilgili farkındalık oluşturmak. Umarım atıksız bir dünyaya merhaba deriz” şeklinde konuştu.