ONLAR TEKNOLOJİYLE UĞRAŞIYORDU, BİZ BAŞBAKAN ASIYORDUK

Kurtulmuş, idam cezası geldiğinde Abdullah Öcalan'ı da etkilemesine ilişkin, "Parlamentoda bunun önünü açabilecek bir durum oluşursa gereği yapılır" dedi.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, NTV canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. 
Kemal Batmaz'ın Adil Öksüz’le birlikte bu darbeyi yöneten isimler arasında olduğu ifade edilmesine ilişkin Kurtulmuş, "Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yönettiği bir soruşturma var burada. Adil Öksüz ismi ortada olan bir isim ve benim şahsen baştan beri tahmin ettiğim Adil Öksüz’ün bir gölge olduğu esas onun arkasında başka isimlerin olabileceği şeklinde dile getirmiştim. Kemal Batmaz bunlardan birisi midir değil midir ortaya çıkacak soruşturmada. Ama hem yeni bilgi ve belgeler ortaya çıkıyor hem de içerdeki bu darbe zanlılarının vermiş olduğu itiraflar çerçevesinde çok kapsamlı bir soruşturma yürüyor. Detaylı şekilde planlamış olan bir darbe teşebbüsü ve eğer darbe önceden deşifre edilmiş olmasaydı darbeyi vaktinde yapacaklardı ve başka bir sonuç ortaya çıkacaktı.
Darbe bir şekilde önceden öğrenildiği için öne alındı ve onun vermiş olduğu bir telaşla da darbeyi yapamaz duruma geldiler. Sadece uçakları kaldırıp bombalayanlar değil bunların arkalarında kimler var, kimler bir yere kadar geldi bir yerde durdu bütün hepsinin ortaya çıkarılması lazım. Bunların siyasi ayakları vesaire çok uzun sürecek bir soruşturma süreci. Her itiraftan, her detaydan her görüntüden her yeni bilgiden başka bir noktaya ulaşılabilecek bir durum. Dolayısıyla Allah savcılara kolaylık versin. Bunu kısa bir süre içinde sonuçlandırıp davanın dosyasını tekemmül ettirmekle yükümlüler aynı zamanda da herkesi ortaya çıkarmak mecburiyetindeler. Ama aynı zamanda da bunun taşınamaz bir yük haline gelmemesi abur cubur bir takım iddialarla dolmaması için çok titiz davranmak zorundalar. Ümit ederiz çok kısa süre için darbe ile ilgili esas dava açılır ve milletin beklentilere cevap verilmiş olur" dedi. 
"DETAYINI BİLMİYORUZ"
Kurtulmuş Kemal Batmaz iddiası hakkında, "Detayını bilmiyoruz bilgi ve belge başsavcının elindedir. Yoksa böyle bir operasyona düğmeye basmaları mümkün değil. Başka bilgi ve delillerde var dolayısıyla takip edeceğiz. Zaten tutuklu durumda" ifadelerini kullandı. 
Tuzla Belediyesi sahil sahnesinde düzenlenen programda Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı, açıklamaları ve gençlerin sorularına cevapları ile fikirlerini paylaştı.
Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı, dünyada caydırıcı güce sahip olan ülkelerin sözünün geçtiğini belirterek günümüzde en etkili gücün bilgi gücü olduğunu söyledi. Bilginin “Bilen” ve “Bilmeyen” olmak üzere 2 sınıf oluşturduğunu belirten Başkan Yazıcı, “Caydırıcı güce sahip olmak lazım. İlk mızrak, ilk ok bulanlar, at arabasını bulanlar, süvarileri bulanlar, silaha sahip olanlar hakim olmuşlar. Sanayi devrimi ile Avrupa hakim olmaya başlamış, sonra da gitmişler dünyanın öbür ucunu sömürmeye başlamışlar. Gücü elinde bulunduracaksın ama biz yok etmek için yapamayız. Atom bombası elimize geçtiğinde biz bunu kullanamayız ama caydırıcı olmak için bulundurmak zorundayız. Biz insana yaradandan ötürü saygı duyarız, bizim inançlarımız bir insanı öldürmeye karşı. Bizde insanın hakkını yemek bir defa günahtır. Böyle bir dünyada silahı, gücü elinde bulunduracaksın ama asıl güç bilgidir. O gücü elinde bulunduracaksın. Bütün savaşların altında ekonomik çıkar var. Hiç kimsenin demokrasi derdi yok. Ama bizim medeniyetimiz iç dünyaya bakar. Biz insana bakarız. İnsani özelliklere bakarız. Batı ise hep şüphe eder, şüpheden bile şüphe eder der felsefede” dedi.  
Başkan Yazıcı, konuşmasında ‘Arthur Koestler’in The Yogi and the Commissar’ isimli kitabının karakterlerini doğu ve batı mücadelesine örnek gösterdi. 
15 TEMMUZ’DA DİĞER DARBELERDEN FARKLI BİR REFLEKS YAŞANDI
Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı, bir öğrencinin 15 Temmuz darbe girişiminde belediyenin tavrına teşekkür etmesi üzerine konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “15 Temmuz’da diğer darbelerden farklı bir refleks var. Her şey aynı, yöntem aynı ama halkın ve devletin gösterdiği tepki farklı. Eskiden darbe ilan edildiği gün cumhurbaşkanı ve başbakan ortada olmazdı. Savcı ve hakimlerin hepsi ceketlerinin önünü ilikleyip “Emirleriniz ne olur?” demişler. Polis zaten teslim olmuş, silahı bırakmış. Asker zaten bu işi yapmış. Şimdi bir farklılık oldu. Başbakan ve Cumhurbaşkanı’nın talimatıyla oldu ama bir şey daha oldu. Savcılar hakimler, “Bu kalkışmadır. Bunlar suç işliyorlar. Bunları yakalayın” diye polise emir verdi. Kamu otoritesi de suçlu karşısında dolayısıyla mücadeleye girdi. Bu yargı kararıyla mücadele eden polis oldu. Kamu düzeniyle, kamu otoritesiyle bu işi yapan bizler olduk. Biz de askeri araçları çıkarmamak için mücadele ettik. Yani hep beraber oldu. Darbe girişiminin engelleyen asıl güç, Sayın Cumhurbaşkanımızın o çağrısından sonra vatandaşımız oldu. Tanklar askeri bölgelerin 50 yerinden çıkabilirdi ama halkın gücü karşısından hiçbir güç duramaz” 
EN BÜYÜK SİLAHIMIZ BİRLİKTELİĞİMİZ
Gelişen teknoloji ile oryantasyon sürecinde olduğumuzu belirten Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı, “Nereden geliyoruz? Nereye gidiyoruz? Niçin buradayız? Neye inanıyoruz? Google’nin niyeti ne? Twitter ne diyor? Facebook, instagram nerede? Amerika bu işin neresinde? Bilgiyi neden sadece kendisinde topluyor? Bu bilgiyi nasıl kullanıyor? Amaçları ne? Bu bilgiyi insanoğlunun iyiliği için mi yoksa kendi düşünceleri, kendileri için mi kullanıyor?” sorularına gençlerin cevap aramasını istedi.
Başkan Yazıcı, bu sorulara verilecek yanıtların geleceğin şekillendirilmesinde yön belirleyeceğini belirterek “Bunların hepsini bilip farkına vardıktan sonra teknolojiyi dikkatli kullanmaktan çekinmemek lazım. Aksine onu yakalamak ve onun da üstüne çıkacak olan duruma da gelmemiz lazım. O nedenle sosyal medyanın yeni organizasyonlardaki etkisini düşündüğümüz zaman eskiden ulaşım araçlarına veya teknolojik araçlara sahip olanların dünyaya hakim olduğunu görüyoruz.” şeklinde konuştu.
Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı, değerlendirmeleri ışığında gençlere “Ağabey” konumuyla önerilerde bulundu: “Daha çok öğrenin, daha çok uğraşın, daha çok bilginizle farkındalık oluşturun. Kendinizi bilginize göre ayırın. Çok büyük silahları, çok büyük güçleri olanlar varsa da bu işi kaçırmış değiliz. Onların bizde yakalayamayacağı, tek savunacağımız silahımız var. Tek gücümüz birlikteliğimizi korumaktır. Tüm güçlerin karşısında 80 milyon kenetlendiği an hiç kimse en büyük nükleer bombayı da kullanamaz. Çünkü onların niyeti, bize bakışları kendi refahlarını koruyabilmek, her birimize ürünlerini satabilmek. Dolayısıyla insanlara ihtiyaçları var! İşbirlikçiler, farklı ve sizin değerlerinize saygılı davranıyormuş gibi gözüküyorlar ama dikkatli olmalıyız. Artık Türkiye’de istedikleri gibi at koşturamadıkları için içten vurmaya, “Böl, parçala, yok et” gibi dünyanın en eski yöntemini kullanmaya çalışıyorlar. O yüzden 80 milyon birbirine kenetlenirse hiç bir şey yapamazlar. Daha çok çalışmak zorundayız. Sizin daha da çok çalışmanız lazım. Size emanet edeceğimiz bu vatanı sizin daha çok farklı bilgilere geliştirmenize ihtiyacımız var. Biz bilgiye fasikül fasikül ansiklopedileri okuyarak ulaşıyorduk, sizler bilgiye hızlı bir şekilde ulaşma konusunda bizden en az 10 adım, 20 adım önde başladığınız bir dönemdesiniz.”  
ONLAR TEKNOLOJİYLE UĞRAŞIYORDU, BİZ BAŞBAKAN ASIYORDUK
Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı, “Batı 1940’lı yıllarda teknolojiyi kullanmaya başlıyor. 60’lı yıllarda entegre devrelerle teknoloji üretiyor. Yani ben bunu teknolojiyi anlatmak için söylemiyorum. Biz o dönemde ne yapıyorduk, neyle uğraşıyorduk? Biz Başbakan’ı asıyorduk, biz birbirimize düşmüştük. Bu dönemlerde kaçırdık işin ucunu” dedi. 
Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı, Tuzla Belediyesi’nin ilçe gençliğine tam donanımlı, kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetlerini rahatlıkla sürdüreceği bir Gençlik Merkezi kazandıracaklarını söyledi. İhale sürecini hazırladıklarını belirten Başkan Yazıcı, gençlerin eğitim konularındaki isteklerini de olumlu yanıtladı.